Konuşma İnglizce’sinde Kullanılan Popüler Kalıplar
Günlük diyaloglarda kullandığımız kalıplaşan bir çok ifademiz mevcuttur. Kimisi deyim, kimisi ise açıkça anlamını ifade eden ifadelerdir. Bunları bilmemiz konuşurken rahat bir şekilde çok düşünmeden reaksiyon gösterebilmemizi sağlar ve günlük yaşamda kullanılan İngilizce’ye hakim olmamıza yardımcı olur. Bunlardan bazıları;
-More or less: Aşağı yukarı.
-So much the better!: Daha iyi ya! İsabet!
-You seem to be out of sorts: Keyifsiz görünüyorsunuz.
-Take it easy: 1-Kolay gelsin. 2-Aldırma! Boş ver!
-It is not a question of that: Mesele o değil.
-Mind your own business: Siz kendi işinize bakın.
-It’s none of your business: Sizin üstünüze vazife değil, sizi alakadar etmez.
-What is the matter?: Ne var? Ne oldu?
-more than one: Birden fazla
-so so: şöyle böyle.
-off and on: Bazen, arasıra
-It is on the tip of my tongue: Dilimin ucunda
-He feels quite down in his mouth: O çok üzgün, çok kederli.
-Come along. : Haydi, çabuk!
-That’s all for now: şimdilik bu kadar.
-break: Mola, teneffüs.
-to be over: to finish; bitmek, sona ermek.
-Let’s have a tea break: Haydi bir çay molası verelim.
-This has nothing to do with me: Bunun benimle bir alakası yok.
-So much the worse for him!: Yazıklar olsun ona!
-It’s of no consequences: Önemi yok.
-Get on with it!: Başla! Devam et!
-It’s for the best: Böylesi en hayırlıdır.
-That’s the worst of it!: Bu olabileceğin en kötüsüdür.
-So it seems: Öyle görünüyor.
-It can’t be helped: Elden birşey gelmez.
-It was to be expected: Beklenirdi.
-In this case: Bu durumda
-So called: Güya,
-As far as I know: Bildiğime göre,bildiğim kadarıyla
-As for me: Bence, bana göre
-Time after time: Zaman zaman
-Now and then: Ara sıra
-Occasionally: Fırsat buldukça
-Frequently: İkide bir,sık sık
-Very seldom: Çok nadir[
-let me say something –> birsey diyeceğim
-you hear that –> duydun mu?
-dont take sides – taraf tutma!
-can you be open with me – bana karşı açık ol.